Abdurrahim Karakoç’un Dizelerinde Manevî İklim

Stok Kodu:
9786256631526
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
288
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-11-03
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
320,00
Havale/EFT ile: 307,20
9786256631526
790515
Abdurrahim Karakoç’un Dizelerinde Manevî İklim
Abdurrahim Karakoç’un Dizelerinde Manevî İklim
320.00
Şairin şiirleri, her şeyden her şeyin sahibine uzanan bir yol; gönül penceresinden güzellikleri seyretmeye ve seyrettirmeye yapılan bir davettir. Onun dizelerinde, günümüz insanının okuduğunda kendini çekim alanı içinde bulacağı; etrafında gönül gezegenlerinin döneceği bir cazibe vardır. Bu şiirlerinden anlaşıldığı üzere o, yalnızca bir şair yahut edip değil; aynı zamanda bir mütefekkir ve davetçidir. İnandığı değerleri, kendi iç âleminin renkleriyle bezemiş; bir tek gönülde bile güzelliği fark ettirmek için sanatını bir araç olarak kullanmıştır. Onun sanat anlayışı, inancın estetik bir kimliğe bürünmüş hâlidir. “Ne yazdımsa inanç ile, örf ile Postaladım gönül denen zarf ile Anlatılmaz yirmi dokuz harf ile Bir güzel ülküdür gönül verdiğim.” Bu mısralar bize gösterir ki onun ön sözü de son sözü de inancına ve milletine duyduğu aşktır. Şair, bir başka şiirinde adeta bir vasiyet gibi şu dizelerle seslenir: “Ezelin ezelden öncesi vardı Yine sonsuzluktur sonsuzun ardı Zaman yumağına bizi kim sardı Aklını yorarsan, beni de çağır.” Bu kitapla onun bu çağrısına kulak vererek sizleri bu eseri okumaya davet ediyoruz. Sizler manevî iklimde adım adım yol alırken, hayalen de olsa şiirleriyle onu da bu yolculukta yanınıza davet ediniz. Necip Fazıl'ın mısralarında; Anladım işi, sanat Allah'ı aramakmış Marifet bu, gerisi yalnız çelik çomakmış” ifadesi gibi, birçok şair gerçek sanatın Allah'a ulaştıran bir vesile olduğu kanaatini taşır. Şairimiz de bu konuda şunları dillendirir: “Çıkıp dağlar başına seyretseniz engini Aşkı, hüsnü hat görürsünüz Hiçbir kalem çizemez biçimini rengini Her şeyde sanat üstü sanat görürsünüz.” Bu kitapta onun manevî iklimine davet görürsünüz...
Şairin şiirleri, her şeyden her şeyin sahibine uzanan bir yol; gönül penceresinden güzellikleri seyretmeye ve seyrettirmeye yapılan bir davettir. Onun dizelerinde, günümüz insanının okuduğunda kendini çekim alanı içinde bulacağı; etrafında gönül gezegenlerinin döneceği bir cazibe vardır. Bu şiirlerinden anlaşıldığı üzere o, yalnızca bir şair yahut edip değil; aynı zamanda bir mütefekkir ve davetçidir. İnandığı değerleri, kendi iç âleminin renkleriyle bezemiş; bir tek gönülde bile güzelliği fark ettirmek için sanatını bir araç olarak kullanmıştır. Onun sanat anlayışı, inancın estetik bir kimliğe bürünmüş hâlidir. “Ne yazdımsa inanç ile, örf ile Postaladım gönül denen zarf ile Anlatılmaz yirmi dokuz harf ile Bir güzel ülküdür gönül verdiğim.” Bu mısralar bize gösterir ki onun ön sözü de son sözü de inancına ve milletine duyduğu aşktır. Şair, bir başka şiirinde adeta bir vasiyet gibi şu dizelerle seslenir: “Ezelin ezelden öncesi vardı Yine sonsuzluktur sonsuzun ardı Zaman yumağına bizi kim sardı Aklını yorarsan, beni de çağır.” Bu kitapla onun bu çağrısına kulak vererek sizleri bu eseri okumaya davet ediyoruz. Sizler manevî iklimde adım adım yol alırken, hayalen de olsa şiirleriyle onu da bu yolculukta yanınıza davet ediniz. Necip Fazıl'ın mısralarında; Anladım işi, sanat Allah'ı aramakmış Marifet bu, gerisi yalnız çelik çomakmış” ifadesi gibi, birçok şair gerçek sanatın Allah'a ulaştıran bir vesile olduğu kanaatini taşır. Şairimiz de bu konuda şunları dillendirir: “Çıkıp dağlar başına seyretseniz engini Aşkı, hüsnü hat görürsünüz Hiçbir kalem çizemez biçimini rengini Her şeyde sanat üstü sanat görürsünüz.” Bu kitapta onun manevî iklimine davet görürsünüz...
QNB Finansbank
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 320,00    320,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat