9786051515786
752952
https://www.sehadetkitap.com/urun/bozkurt-ulkucu-kurtlerin-sakli-kalmis-hikayesi
Bozkürt;Ülkücü Kürtlerin Saklı Kalmış Hikâyesi
201.40
Siyasi Tarihin Etkin Oyuncuları:
Ülkücü Kürtlerin Saklı Kalmış Hikâyesi
Tarihin tozlu sayfalarında, ideolojilerin ve kimliklerin kesişim noktasında bir hikâye saklı: Bozkürtler! Onlar kimdi? Ne için mücadele ettiler? Ve en önemlisi, bugün nasıl bir miras bıraktılar?
Gazeteci-yazar Ahmet Dinç, Bozkürt-Ülkücü Kürtlerin Saklı Kalmış Hikâyesi kitabında, Ülkücü Hareket'in bilinmeyen yüzünü, Kürtler ve Zazalarla kurduğu tarihi bağı, Türkeş'in liderliğinde nasıl bir yol izlediklerini mercek altına alıyor. Diyarbakır'dan Ankara'ya, miting meydanlarından siyasi karar masalarına kadar uzanan bu serüven, hem bireylerin hem de toplumun dönüşümünü gözler önüne seriyor.
✔ Ziya Gökalp ve Süleyman Nazif gibi akraba iki Bozkürt'ün mirası neydi?
✔ Mesut Barzani'nin amcası hangi Bozkürt tarafından idam ettirildi?
✔ Türkeş'in “Başbuğ” olarak anılmasına neden olan o kritik olay neydi?
✔ PKK sonrası dönemde Bozkürtler nasıl bir misyon üstlenecek?
Kürt ve Zaza kökenli Ülkücülerin hareket içindeki etkisini, misyonlarını ve toplumsal dönüşümde oynadıkları rolü cesur bir bakış açısıyla ele alan Bozkürt, yakın tarihe dair ezberleri bozan, çarpıcı bir anlatı sunuyor.
Geçmişin izini sürmek, bugünü anlamak ve geleceğe ışık tutmak isteyenler için sarsıcı bir okuma…
Yazar Ahmet Dinç Hakkında:
Araştırmacı gazeteci-yazar, dilci. Malatya'nın Hekimhan ilçesi Güzelyurt beldesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Güzelyurt ve Sivas'ta tamamladı. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-Tv Bölümü'nü 1992'de bitirdi. Çeşitli ulusal gazetelerde, dergilerde ve internet haber sitelerinde düzeltmen, muhabir, şef, editör, birinci sayfa editörü, haber müdürü, yazı işleri müdürü, genel yayın koordinatörü, Ankara temsilcisi gibi konumlarda çalıştı.
Terör, Orta Doğu, Irak, PKK, Kürtler, Alevilik/Bektaşilik, Süryanilik, demografi, etnisite, enerji, politika, dil, biyografi vs. konularda çeşitli ulusal yayın organları ile düşünce-strateji dergilerinde yüzlerce makale, haber, röportaj, yazı dizisi ve araştırmaları yayımlandı. Bazı think-tank ve strateji kuruluşlarında görev aldı. Alevilik, Orta Doğu, Irak, Suriye, Türkmenler, Kürtler, terör, dil gibi konularda 50 civarında konferans, panel, sempozyum ve çalıştayda konuştu.
2009-2010 yıllarında hükûmet düzeyinde gerçekleştirilen Alevi Çalıştayları'na konuşmacı olarak katıldı. Dil, folklor, sözlü kültür mirası, Alevilik, terör, etnisite konularında uzun yıllar alan araştırmaları yaptı. Özel çalışma alanları dil, etimoloji, politik psikoloji, Alevilik, halk bilimi ve yerel kültürdür. Sürekli basın kartı sahibi olup aktif gazetecilik mesleğini ve kitap çalışmalarını sürdürmektedir.
Yayımlanmış kitapları:
-Hamido: Doğu'nun Son Efsanesi-İlk Faili Meçhul (2003)
-Babil'de Amerikan Tangosu-Saddam'ı Deviren Güdümlü Tarikat: Kesnizani (2004)
-Tembihname: Aşık İfşâni (Veli Yurtseven): Hayatı, Sanatı ve Şiirleri (2008)
-Türkçenin Kayıp Kelimeleri (2013)
-Doğu'nun Kayıp Kitapları (2016)
-Malatya Kabadayıları: Bir Anadolu Şehrinin Sosyo-Kültürel Arka Bahçesi (2018)
-Kesnizani: Irak'ın FETÖ'sü-Saddam'ı Deviren ABD-İsrail Güdümlü Tarikat (2018)
-Çocuk Dili Sözlüğü (2019)
-Türkçenin Kayıp Kelimeleri-II (2023)
5
Ahmet Dinç’in Bozkürt: Ülkücü Kürtlerin Saklı Kalmış Hikâyesi adlı araştırmacı gazetecilik eseri, Türkiye siyasi tarihinin karanlıkta bırakılmış bir başlığına ışık tutuyor. Kürt ve Zaza kökenli bireylerin Ülkücü Hareket içinde yaşadıkları deneyimleri merkeze alan bu kitap, sadece görünmez bir siyasi kümeyi görünür kılmakla kalmıyor; kimlik, aidiyet, ideolojik dönüşüm ve içsel çatışma gibi temel kavramları da sorgulayıcı bir dille ele alıyor.
Dinç, titizlikle yürüttüğü bu çalışmada “Bozkürt” kimliğini salt bir ideolojik duruş değil, aynı zamanda bir varoluş hâli olarak tanımlıyor. Kitap boyunca, Kürt kökenli ülkücülerin yaşadığı içsel gerilimler, aile baskısı, toplumsal dışlanma korkusu ve bireysel dirençleri; tanıklıklar, belgeler ve sahici hikâyelerle örülerek aktarılıyor. Dinç’in anlatım stratejisi dikkat çekici: Her bir bölümü belirli sorular etrafında kurgulayarak hem bilgi hem duygu taşıyan güçlü bir anlatı kuruyor.
Sıradan bir siyaset tarihi kitabının çok ötesine geçen bu çalışma, adeta bir sözlü tarih arşivi işlevi görüyor. Kitapta sorulan sorular ve açılan başlıklar, okuyucuyu ezber bozan bir sorgulamayla yüzleştiriyor:
Kürtler ve Zazalar neden Ülkücü Hareket’e katıldı? Türkeş’in “en sadık askerleri” kimlerdi?
“Başbuğ” unvanı ilk kez nerede ve hangi mitingde kullanıldı?
Diyarbakır’da ülkücü fikirlerin yayılmasına öncülük eden ilk isim kimdi?
Mesut Barzani’nin amcası Şeyh Abdüsselam’ı idam ettiren Bozkürt kimdi, bunu neden yaptı?
Deniz Gezmiş’in Hakkâri’de yaptırdığı köprü, hangi Kürt şairin ilham kaynağı oldu?
Türkeş, 1975 Diyarbakır mitinginde neden bir tankın üzerine çıkarak konuştu?
1974 kurultayında bir Kürt şairin şiiri nasıl okutuldu, Türkeş’in tepkisi ne oldu?
Kürtler ve Aleviler için çıkarılan gazete neden kapatıldı, yazar kadrosu kimlerden oluşuyordu?
Zap Suyu’ndan asker sırtında geçirilen yaşlı Kürt köylüler neyin sembolüydü?
Akrabaları dağa çıkan ama kendisi BBP’de kalan Bozkürtler nasıl bir içsel parçalanma yaşadı?
“Bozkürt” kavramı 1990’lardan sonra nasıl evrildi, neye dönüştü?
PKK sonrası dönemde ülkücü Kürtler genç kuşaklara nasıl bir model sunabilir?
Dinç’in sade ama etkili anlatımı, akademik bir mesafeyi korurken sahadan gelen hikâyelere hak ettiği ağırlığı veriyor. Her bölüm, belge değeri taşıyan tanıklıklarla hem hafızayı tazeliyor hem de yeni bir perspektif sunuyor.
Bozkürt, yalnızca bir ideolojiye mensup bireylerin değil; kimliğiyle, kökeniyle ve inandığı fikirlerle bir arada kalmaya çalışan insanların hikâyesini anlatıyor. Kitap, etnik ve ideolojik kimliklerin iç içe geçtiği Türkiye gerçekliğine dair güçlü bir bakış sunarken, kimliği doğuştan gelen bir veri olarak değil; koşullarla şekillenen, zamanla dönüşen bir süreç olarak ele alıyor.
Sonuç olarak Bozkürt, sessizleştirilmiş bir kimliğin sesini yükseltiyor. Hem siyasi hem insani katmanlarıyla okurunu yüzleşmeye davet ediyor. Bu yönüyle sadece tarih meraklıları için değil, Türkiye’deki kimlik çatışmalarını, ideolojik kesişmeleri ve bireysel direnç hikâyelerini anlamak isteyen herkes için sarsıcı ve değerli bir metin.
Bi***r H.
Siyasi Tarihin Etkin Oyuncuları:
Ülkücü Kürtlerin Saklı Kalmış Hikâyesi
Tarihin tozlu sayfalarında, ideolojilerin ve kimliklerin kesişim noktasında bir hikâye saklı: Bozkürtler! Onlar kimdi? Ne için mücadele ettiler? Ve en önemlisi, bugün nasıl bir miras bıraktılar?
Gazeteci-yazar Ahmet Dinç, Bozkürt-Ülkücü Kürtlerin Saklı Kalmış Hikâyesi kitabında, Ülkücü Hareket'in bilinmeyen yüzünü, Kürtler ve Zazalarla kurduğu tarihi bağı, Türkeş'in liderliğinde nasıl bir yol izlediklerini mercek altına alıyor. Diyarbakır'dan Ankara'ya, miting meydanlarından siyasi karar masalarına kadar uzanan bu serüven, hem bireylerin hem de toplumun dönüşümünü gözler önüne seriyor.
✔ Ziya Gökalp ve Süleyman Nazif gibi akraba iki Bozkürt'ün mirası neydi?
✔ Mesut Barzani'nin amcası hangi Bozkürt tarafından idam ettirildi?
✔ Türkeş'in “Başbuğ” olarak anılmasına neden olan o kritik olay neydi?
✔ PKK sonrası dönemde Bozkürtler nasıl bir misyon üstlenecek?
Kürt ve Zaza kökenli Ülkücülerin hareket içindeki etkisini, misyonlarını ve toplumsal dönüşümde oynadıkları rolü cesur bir bakış açısıyla ele alan Bozkürt, yakın tarihe dair ezberleri bozan, çarpıcı bir anlatı sunuyor.
Geçmişin izini sürmek, bugünü anlamak ve geleceğe ışık tutmak isteyenler için sarsıcı bir okuma…
Yazar Ahmet Dinç Hakkında:
Araştırmacı gazeteci-yazar, dilci. Malatya'nın Hekimhan ilçesi Güzelyurt beldesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Güzelyurt ve Sivas'ta tamamladı. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-Tv Bölümü'nü 1992'de bitirdi. Çeşitli ulusal gazetelerde, dergilerde ve internet haber sitelerinde düzeltmen, muhabir, şef, editör, birinci sayfa editörü, haber müdürü, yazı işleri müdürü, genel yayın koordinatörü, Ankara temsilcisi gibi konumlarda çalıştı.
Terör, Orta Doğu, Irak, PKK, Kürtler, Alevilik/Bektaşilik, Süryanilik, demografi, etnisite, enerji, politika, dil, biyografi vs. konularda çeşitli ulusal yayın organları ile düşünce-strateji dergilerinde yüzlerce makale, haber, röportaj, yazı dizisi ve araştırmaları yayımlandı. Bazı think-tank ve strateji kuruluşlarında görev aldı. Alevilik, Orta Doğu, Irak, Suriye, Türkmenler, Kürtler, terör, dil gibi konularda 50 civarında konferans, panel, sempozyum ve çalıştayda konuştu.
2009-2010 yıllarında hükûmet düzeyinde gerçekleştirilen Alevi Çalıştayları'na konuşmacı olarak katıldı. Dil, folklor, sözlü kültür mirası, Alevilik, terör, etnisite konularında uzun yıllar alan araştırmaları yaptı. Özel çalışma alanları dil, etimoloji, politik psikoloji, Alevilik, halk bilimi ve yerel kültürdür. Sürekli basın kartı sahibi olup aktif gazetecilik mesleğini ve kitap çalışmalarını sürdürmektedir.
Yayımlanmış kitapları:
-Hamido: Doğu'nun Son Efsanesi-İlk Faili Meçhul (2003)
-Babil'de Amerikan Tangosu-Saddam'ı Deviren Güdümlü Tarikat: Kesnizani (2004)
-Tembihname: Aşık İfşâni (Veli Yurtseven): Hayatı, Sanatı ve Şiirleri (2008)
-Türkçenin Kayıp Kelimeleri (2013)
-Doğu'nun Kayıp Kitapları (2016)
-Malatya Kabadayıları: Bir Anadolu Şehrinin Sosyo-Kültürel Arka Bahçesi (2018)
-Kesnizani: Irak'ın FETÖ'sü-Saddam'ı Deviren ABD-İsrail Güdümlü Tarikat (2018)
-Çocuk Dili Sözlüğü (2019)
-Türkçenin Kayıp Kelimeleri-II (2023)
Iyzico İle Öde
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 201,40 | 201,40 |
| 2 | 105,74 | 211,47 |
| 3 | 71,83 | 215,50 |
| 4 | 54,88 | 219,53 |
| 5 | 44,71 | 223,55 |
| 6 | 37,93 | 227,58 |
Yorum yaz
Bi***r H.
27.05.2025 02:28
5/5
Ahmet Dinç’in Bozkürt: Ülkücü Kürtlerin
Saklı Kalmış Hikâyesi adlı araştırmacı
gazetecilik eseri, Türkiye siyasi tarihinin
karanlıkta bırakılmış bir başlığına
ışık tutuyor. Kürt ve Zaza kökenli bireylerin
Ülkücü Hareket içinde yaşadıkları
deneyimleri merkeze alan bu kitap, sadece
görünmez bir siyasi kümeyi görünür kılmakla
kalmıyor; kimlik, aidiyet, ideolojik dönüşüm
ve içsel çatışma gibi temel kavramları da
sorgulayıcı bir dille ele alıyor.
Dinç, titizlikle yürüttüğü bu çalışmada
“Bozkürt” kimliğini salt bir ideolojik
duruş değil, aynı zamanda bir varoluş hâli
olarak tanımlıyor. Kitap boyunca, Kürt kökenli
ülkücülerin yaşadığı içsel gerilimler,
aile baskısı, toplumsal dışlanma korkusu ve
bireysel dirençleri; tanıklıklar, belgeler ve
sahici hikâyelerle örülerek aktarılıyor.
Dinç’in anlatım stratejisi dikkat çekici: Her
bir bölümü belirli sorular etrafında
kurgulayarak hem bilgi hem duygu taşıyan
güçlü bir anlatı kuruyor.
Sıradan bir siyaset tarihi kitabının çok
ötesine geçen bu çalışma, adeta bir sözlü
tarih arşivi işlevi görüyor. Kitapta sorulan
sorular ve açılan başlıklar, okuyucuyu ezber
bozan bir sorgulamayla yüzleştiriyor:
Kürtler ve Zazalar neden Ülkücü Hareket’e
katıldı? Türkeş’in “en sadık askerleri”
kimlerdi?
“Başbuğ” unvanı ilk kez nerede ve hangi
mitingde kullanıldı?
Diyarbakır’da ülkücü fikirlerin
yayılmasına öncülük eden ilk isim kimdi?
Mesut Barzani’nin amcası Şeyh Abdüsselam’ı
idam ettiren Bozkürt kimdi, bunu neden yaptı?
Deniz Gezmiş’in Hakkâri’de yaptırdığı
köprü, hangi Kürt şairin ilham kaynağı
oldu?
Türkeş, 1975 Diyarbakır mitinginde neden bir
tankın üzerine çıkarak konuştu?
1974 kurultayında bir Kürt şairin şiiri nasıl
okutuldu, Türkeş’in tepkisi ne oldu?
Kürtler ve Aleviler için çıkarılan gazete
neden kapatıldı, yazar kadrosu kimlerden
oluşuyordu?
Zap Suyu’ndan asker sırtında geçirilen
yaşlı Kürt köylüler neyin sembolüydü?
Akrabaları dağa çıkan ama kendisi BBP’de
kalan Bozkürtler nasıl bir içsel parçalanma
yaşadı?
“Bozkürt” kavramı 1990’lardan sonra nasıl
evrildi, neye dönüştü?
PKK sonrası dönemde ülkücü Kürtler genç
kuşaklara nasıl bir model sunabilir?
Dinç’in sade ama etkili anlatımı, akademik
bir mesafeyi korurken sahadan gelen hikâyelere
hak ettiği ağırlığı veriyor. Her bölüm,
belge değeri taşıyan tanıklıklarla hem
hafızayı tazeliyor hem de yeni bir perspektif
sunuyor.
Bozkürt, yalnızca bir ideolojiye mensup
bireylerin değil; kimliğiyle, kökeniyle ve
inandığı fikirlerle bir arada kalmaya
çalışan insanların hikâyesini anlatıyor.
Kitap, etnik ve ideolojik kimliklerin iç içe
geçtiği Türkiye gerçekliğine dair güçlü
bir bakış sunarken, kimliği doğuştan gelen
bir veri olarak değil; koşullarla şekillenen,
zamanla dönüşen bir süreç olarak ele
alıyor.
Sonuç olarak Bozkürt, sessizleştirilmiş bir
kimliğin sesini yükseltiyor. Hem siyasi hem
insani katmanlarıyla okurunu yüzleşmeye davet
ediyor. Bu yönüyle sadece tarih meraklıları
için değil, Türkiye’deki kimlik
çatışmalarını, ideolojik kesişmeleri ve
bireysel direnç hikâyelerini anlamak isteyen
herkes için sarsıcı ve değerli bir metin.